"Gezerken Aklımın Evine Vardım"
Vaktiyle fener bekçisi Salahor'un, ki anlamı bir kale ya da yeri bekleyen ve bu hizmeti karşılığı vergiden muaf tutulan kişi demektir, frenk inciri toplamak için uzandığı kayalıklardan aşağıya uçtuğundan, bu nedenle de "Salahor'un kayadan uçtuğu gibi.." deyiminin Alanya da bilinen bir deyim olduğundan bahseden İ. Hakkı Konyalı, 1946 basım tarihli "Alaiye" adlı eserinin "Alaiye Feneri" başlıklı bölümünde bu olayın 45 yıl önce olduğunu anlatır.
Aynı
eserde, "Fenerin yapıldığı tarihi gösteren bir kitabe
yoktur, bir vesika da elde edemedim." demesine rağmen, takip eden
cümlede söylediği "Deniz fenerlerinin tarihi çok eskidir, İskenderye'nin
dünya acibelerinden olan tarihi feneri meşhurdur. İstanbul'daki Kız
Kulesi'nin feneri yandıktan sonra 1133 H., 1720 M. yılında Nevşehirli
Damat Sadrıazam Paşa yeniletmişti." şeklinde devam eden metin yanlış
anlamalara neden olmuş ve hatalı olarak tüm kayıtlara, 1720
yılında Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından kalenin güney ucunda,
denize dik inen yamaç üzerindeki surların bulunduğu yerde yaptırılan
fener" şeklinde geçmiştir. Oysa bahsedilen 1719 yılında yanan ve Paşa tarafından yeniden yaptırılan Kız Kulesi feneridir.
Hep bir liman kenti olagelmiş ve kereste ticareti sayesinde 17. yüzyıl ortalarına kadar ticari canlılığını korumuş şehri ziyaret eden seyyahlardan Amasyalı Strabon (M.S. 1. y.y.), Tanca'lı İbn Batuta (1332), Kâtip Çelebi (17. yüzyıl), Evliya Çelebi (17. yüzyıl), William Martin Leake (Mart 1800), Amiral Sir Francis Beaufort (1811-1812) ve William Henry Bartlett & Thomas Allom (1837) her hangi bir fenerin varlığından bahsetmediği gibi, ne Piri Reis'in 1525 tarihli Alaiye haritası, ne de "Laia"ya saldıran Medici Donanmasını resmeden (1609-1615) Medici-Lazara Haritası üzerinde doğal olarak varlığı beklenebilinecek deniz feneri izine rastlanmaz.
Alaiye'yi gösteren 1521 tarihli Piri Reis haritası |
Medici-Lazara Haritası |
Yine de, Lale Devrinin ünlü Vak'a-nüvis'i Mehmed Raşid Efendinin 1720-21 yıllarında Kalemiç burnunda yer alan Feneri (Fenerbahçe Feneri) yeni yapılacak fenerler için emsal göstermesinden yapılabilecek bir çıkarımla İmparatorluk kıyılarında, seyir yardımcısı olarak, Alaiye de dahil olmak üzere zeytinyağıyla aydınlatılan büyük kandiller kullanılmış olması muhtemeldir.
W. H. Bartlett'e ait 1836 tarihli "Alaya'nın Müstahkem Kayalıkları" resminden H.Adlard tarafından yapılmış gravür. |
Alanya Deniz Feneri, Kırım savaşını mütaakip, Fransızlara sağlanan 1855 tarihli ve Osmanlı kıyılarında Fenerler kurulması ve işletilmesi tekeli sağlayan 10 yıllık ilk imtiyazın ardından 1860 yılında kurulan "L'administration generale des phares de l'Empire Ottoman" yani "Osmanlı Devleti Fenerler İdare-i Umumiyesi" ve Osmanlı Devleti arasında imzalanan 1879 tarihli, aralarında Alanya Feneri de (O zamanki Fransızca adıyla Alaya ) bulunan 19 yeni fenerin inşaasını içeren 15 yıllık 2. imtiyaz kontratına istinaden inşa edilmiştir.
Bu tarihlerde, fenerlerin işletme imtiyazı aynı zamanda feneri de inşaa eden Michel Marius ve Bernard Camille Collas adındaki iki Fransıza verilmişti. Ülkemizdeki birçok deniz fenerinin de mimarı olan, ortağı Collas ile birlikte Collas ve Michel Kumpanyasını (La Société Collas et Michel) kuran ve Fener inşaa faaliyetlerine girişen Blaise-Jean-Marius Michel, dönemin Padişahı Abdülaziz tarafından Paşalık ünvanına layık görülmüş, Michel Paşa adını almıştı.
Denizden yaklaşık 209 m yükseklikte, Alanya Kalesinin güneyinde yer alan ve denizde dik inen kayalıkların hemen kıyısına, sur duvarıyla bitişik inşaa edilen fener, 6 m yükseklikte silindirik, kırmızı tuğladan inşaa edilmiş ve beyaza boyanmış kagir fener kulesine sahip.
Naçizane amatör kule çizimi |
Konumu itibariyle Kıyı Feneri, Işık tipine göre Husuflu, çakış şekline göre Sabit Şimşekli sınıfına giren fener lojmanlı deniz fenerlerinden. FI.W. 20.0 S karakterli Fenerin karakter
açılımı 0.2 + 18.0 ( 1. sektörde 2 saniye aydınlık, 2. sektörde 18
saniye karanlık) şeklinde olup görünme mesafesi 20 deniz milidir (37.04
km).
Işık
kaynağını kuvvetlendirerek uzaktan görünmesini sağlamak için odak
uzaklığı 200 mm olan 4 adet kotodiyoptrik panel kullanılmaktadır. 1862
yılında, Frédéric Barbier ve Stanislas Fenestre tarafından kurulan Barbier
& Fenestre firması tarafından Paris'te üretilen ve İskenderiye üzerinden deniz yoluyla Alaiye'ye getirilen 1880 tarihli, 72 cm yüksekliğinde 4. Order Fresnel lens sistemine sahip söz konusu optik paneller, sürtünmeyi azaltarak dönüşü kolaylaştırmayı amaçlayan cıva banyosu
üzerinde dönebilen dairesel platform üzerine dörtgen teşkil edecek
şekilde yerleştirilmiş bulunmaktadır.
Işık kaynağı olan 220 volt beslemeli 400 watt'lık metal ampul odakta sabit olarak
yakılmakta ve platform üzerindeki optik panellerin döndürülmesi
suretiyle fenerin dört çakar ışık vermesi sağlanmaktadır. Kuledeki
çelik tellerle aşağıya dik olarak hareket eden ağırlıklara sahiptir.
Ağırlık inerken saat harekete geçer ve yolda ağırlık yukarı doğru geriye
kurulmadığı taktirde, ağırlık dibe ulaştığı zaman saat durur. Fener
bekçileri, Optik sistemin hemen altında yer alan mekanizmaya bağlı geniş
kurma kolu ile deniz feneri optik saatini kurmaktadırlar. Fenerde kullanılan metal aksam, rulman ve dişliler, Sarı olarak bilinen Bakır & Çinko alaşımından yapılmıştır. Söz konusu makine ve optik paneller koruma altına alınmış olup halen
kullanılmaktadır.
Fener bekçisine ait Lojman fenerden daha sonra,
1948 yılında Devlet Denizyolları ve Limanlar Umum Müdürlüğü tarafından
Mütaahhit Orhan Kızıldemir'e yaptırılmış olup Fener ve gardiyan binası ulusal miras olarak Kıyı
Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğünce koruma
altındadır.
1880 - 1938 yılları arasında Rum fenerciler
tarafından yürütülen görev, fenerler idaresinin 3302 sayılı kanunla
millileştirildiği 1938 yılından itibaren ilkin aynı yıl Bodrum
Fenerinden atanan Hasan Aydınlıoğlu ve ardından 1993 yılında emekli olana
kadar oğlu Mehmet Aydınlıoğlu tarafından yürütülmüştür. 1993 yılında
göreve başlayan Nurettin Kuş 2006 yılında emekli olmuş, Fenerin son
sakini halen 2006 yılından beri bu görevi yürütmekte olan Hüseyin
Karaca'dır. Fener bekçilerinin asli görevi olan, optik panellerin dönme
hareketini sağlayacak mekanizmanın kurulması işi, her 4 saatte bir
olmak üzere, izin zamanları hariç kendisi tarafından yerine
getirilmektedir.
Devvar fener sistemine ilave olarak 1989 yılında Alman BAE şirketi üretimi 500 amperlik akü beslemeli ve 12 volt, 50 watt'lık ampule sahip Tideland ML 300 tipi fener yerleştirilmiştir. Dünyanın en bilinen fener sistemlerinden biri olan ve tıpkı devvar fener gibi Fl.W.20 sn karakterli olan fenerin karakter açılımı 0.2 + 18.0 ( 2 saniye beyaz ışık ve 18 saniye karanlık) şeklindedir . Devvar fenerde meydana gelebilecek arıza, elektrik kesintisi ya da fener görevlisinin izinli olduğu hallerde devreye alınmaktadır.
Fenere ait Uluslararası kod ve numaralar; ARLHS (Amateur Radio Lighthouse Society) kodu TUR 012, Admiralty Kodu (Deniz Fenerleri ve Sis İşaretçileri Listesi /Admiralty List of Lights and Fog Signals) E-5860 ve NGA kodu ise 20656 olarak bilinir.
Jules Verne'e ilham veren San Juan del Salvamento feneri, 1898. |
Dünyanın Ucundaki Fener, ki kendisi tüm bu hikayeyi başlatandır, Tierra Del Fuego'ya bağlı Estados (Isla de los Estados) Adası ve onun kahraman fenercileri Vasquez, Felipe ve Moriz, kötü adam Jonathan Kongre ve kankası Carcante'nin şahsında Jules Verne'e selam ederiz.
Gidemesek de, isteyince 20 saniye de bir bizi alıp, tüm orta yaş dertlerinden azade kılan, herkesin bildiği ama farkedemediği, çocukluğumuza açılan sihirli geçit.
Burası hüznümüzün, masumiyetimizin ve yalnızlığımızın ama ille de ille umudumuzun en yüksek ucu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder